top of page

... ...

Yazarın fotoğrafı: Uğur AkyürekUğur Akyürek

Dünya, içi boş seslerle dolu. Gürültü, ışık, dev ekranlardan yükselen sloganlar…

Herkesin aynı kelimeleri tekrarladığı, ama kimsenin gerçeği görmediği bir sahne gibi. İnsanlar, ellerinde küçücük bir alevle yürümeye çalışıyor.

Ama rüzgar çok güçlü, karanlık çok kalın. Ve en kötüsü, bu karanlığın içindekilerin hiçbiri onun içinde olduklarını bilmiyor.

Bir gün, iki gölge karşılaşmış. Biri, uzun zamandır orada olduğunu söylemiş.

Diğeri ise yeni geldiğini.

“Burada ne yapıyorsun?” diye sormuş yeni gelen.

İlk gölge cevap vermiş:“Bekliyorum.”

“Ne için?”

“Bir ışık yanacak,” sesi rüzgarın içinde kaybolurken.

“Birinin fark edeceği günü bekliyorum.”

Yeni gelen gülmüş. “Burada ışık olmaz. Burada sadece gölgeler var.”

İlk gölge başını kaldırmış. Gözleri, hiç değişmeyen bu karanlığa alışkın.

“Biliyorum,” demiş. “Ama ışık bir anda yanmaz. Önce biri durup fark eder.

Sonra bir başkası. Ve sonra bir başkası daha. Böyle büyür.”

İyilik böyledir işte. Çarpışmaz, bağırmaz, kendi varlığını kanıtlamaya çalışmaz.

Sadece sessizce yanmaya devam eder.

Bilir ki, birileri onu bir gün fark edecek.

Ama karanlık da boş durmaz. Her parlak fikri alır, kendi süslü kelimeleriyle paketler ve onu tüketilebilir bir slogana dönüştürür. “İyilik,” derler, ama onu kullanırlar.

“Adalet,” derler, ama onu saklarlar. Işığı büyütmeye çalışanları sustururlar.

Böylece insanlar iyiliği sistemin süslü kelimeleri arasında unuturlar ve kötülük normalleşir.

Ve en büyük kötülük, tıpkı en büyük iyilik gibi, kendini ispat etmeye çalışmaz.

Sadece var olur.

Bir gün, biri durup bu döngüyü fark edecek mi?

Yoksa herkes başını eğip, karanlığın gölgesinde yürümeye devam mı edecek?

Kimbilir...



Aky



2 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

... ...

... ... ...

Comments


Get on the list /

Thanks for submitting!

@2023 by Ugur Akyurek

bottom of page