top of page

Kadınlar Günü: Çiçekler Değil, Küller

Yazarın fotoğrafı: Uğur AkyürekUğur Akyürek

Bazen bir tarih, sadece takvimde bir gün gibi görünür.

8 Mart… Güzel kelimeler, parlak sloganlar, sönmeye yüz tutmuş vaatler.

İnsanlar çiçek verir, şirketler reklam yapar, oysa sokaklarda yankılanan sesleri duyan olmaz.

Ama gerçek hikâye, çiçeklerin arasında değil, küllerin içinde başlar.

... ...

Dünya, kadınları bazen bir çiçek gibi sever: Kırılgan, narin, ama vazonun içine konulup unutulabilecek kadar sessiz…

Ben dünyaya baktığımda, kadınların hikâyelerini narinlikte değil, direnişte görüyorum. Bükülen ama kırılmayan, susan ama kaybolmayan bir kuvvet.

Bu dünya, kadınların sırtında yükseldi ama onların gölgeleri bile sokaklardan silinmeye çalışıldı. Onları sadece “annelik” ya da “fedakârlık” kelimelerine hapsetmek istediler.

Oysa kadın, sadece bir unvan değildir. Bir kadın, zamanın içinden geçen, izi silinmeye çalışıldıkça daha da derinleşen bir varoluştur.

Düşün.

Ne zaman bir kadın gerçeği söylediğinde dünya onu alkışladı?

Ne zaman bir kadın, kendisi olmaya çalıştığında, bunun bedelini ödemedi?


Tarihin Unutulmuş Kadınları


1910 - New York’un Külleri

Yorgun eller, is kokulu gömlekler… 146 kadın, Triangle Gömlek Fabrikası’nda, kapılar üzerlerine kilitlenmiş şekilde yandı. Çünkü haklarını istediler. O alevlerin içinden yalnızca duman çıkmadı; onların sesleri, tarihe bir çığlık gibi kazındı.

Ama bugün, onların adını kimse hatırlamıyor.

Ben de tesadüfen geçenlerde okudum aklımda kalanları sizinle paylaşmak istedim.


1793 - Olympe de Gouges’un Kalemi

Fransız Devrimi'nde "Özgürlük, eşitlik, kardeşlik!" diye bağırıyorlardı.

Ama kadınlar o kardeşlik kavramına dâhil değildi. Olympe de Gouges,

Kadın Hakları Bildirgesi’ni yazdı. “Kadınlar da insandır,” dedi. Sonra ne oldu?

Giyotine gönderildi.


1919 - Rosa Luxemburg’un Sessizliği


Düşündü, yazdı, konuştu, direndi. Sonra susturdular. Berlin’de öldürüldü ve bir nehre atıldı. Ama fikirleri hâlâ akıyor.

Bu sadece birkaç isim. Ama asıl sorun şu: Unutulmuş kadınların listesi, hatırlananlardan daha uzun.


Bugünün Anlamı: Çiçekler mi, Yoksa Susturulmuş Sesler mi?


Bugün sosyal medyada güzel sözler paylaşılacak. Reklam panolarında süslü mesajlar olacak. Markalar pembe ve mor tonlarda kutlama tasarımları hazırlayacak.

Ama Triangle Fabrikası’ndaki o kızlar, bu günü bir kutlama için değil, hayatta kalabilmek için istemişti. Ama Olympe de Gouges, "Kadınlar da insan!" dediği için öldürülmüştü.

Ama birçok kadın, hâlâ sokaklarda yürürken korkmayı normalleştiriyor.

Bugün, çiçeklerin değil, seslerin günü.

Ama biz hâlâ sadece çiçekleri konuşuyoruz.

Ve belki de bu yüzden, tarih sürekli kendini tekrar ediyor...

Kadınlar günü kutlu olsun...



Aky Mart 25




 
 
 

Comments


Get on the list /

Thanks for submitting!

@2023 by Ugur Akyurek

bottom of page